24 Mart 2010 Çarşamba

Dedikoducu götler!

Göt olmanın gerektirdiği her eylemi hakkıyla yerine getiren ben, bana söylenen, söylenirken de "kimseye söyleme" uyarısı eklenen hiçbir sırrı bir başkasına taşıma götlüğünü yapmadım. Bu kadar adi bir göt olmadım! Ne yazık ki bunu yapmaktan çekinmeyen bir sürü göt var hayatımda. Ki bu götler benim sırları açığa çıkarmayacağımı bildiklerinden, sırlarımı yaymakta tereddüt etmiyorlar.

Yaklaşık 1 ay önce kimse tarafından duyulmasını, görülmesini istemediğim bir eylem gerçekleştirdim. Bir zat-ı muhterem ile karşılaştım ve suratımın rengi mordan ten rengine dönene dek sakinleşmeyi bekleyip, gidip kendisiyle konuştum. Bu kişiyle pek yakın olmadığımdan ne yapacağına dair bir fikrim yoktu. Bu konunun duyulmaması gerektiğini, duyulursa kötü olaylar olacağını uygun bir dille anlatıp, söylememesi konusunda uyardım. Gel gelelim iki gün sonra bu olayı birinden duydum. Sonra bir diğerinden. Sonra bir kişiden daha. Bu zat kendisinin söylemediğini, telefonda eşiyle konuşurken annesinin duyduğunu, ondan sonra olayları önleyemediğini söylüyordu. İşin garibi duyması muhtemel kişiler yayacak insanlar değillerdi. Ki biri benim yakın arkadaşım, bir diğeri yakın arkadaşımın güvendiği arkadaşıydı.

1 aydır azap gibi geçen günlerden sonra nihayet herşey duruldu derken, hiç tahmin etmeyeceğim birinin de bu olayı öğrendiğini duydum. Sinirli miyim? Belki. Ama daha çok şaşkınım. Bir insanı zor duruma düşürecek bir olayı yaymanın nasıl bir haz vereceğini anlamaya çalışıyorum. Bir insanın sağlığını bozan bir olayı diğerlerine yaymanın ne getirisi olabilir anlamaya çalışıyorum. ANLAYAMIYORUM. Hiçbir zaman da anlayabileceğimi sanmıyorum.

Bir yandan bunu yayanların boğazına sarılmak isterken, bir yandan sakinliğimi muhafaza etmeye çalışıyorum. Bunun daha yararlı olacağını düşünüyorum. Olayları kendi elimle büyütmek istemiyorum. Gel gelelim olaylar benden bağımsız bir şekilde büyürse ve artık korkacağım bir şey kalmazsa, işte o zaman yapacaklarımdan ben bile korkuyorum! "Hiçbir duygunun ömrü kin kadar uzun olamaz" derler. Dememişlerse de demeliler!

17 Mart 2010 Çarşamba

Sakar göt!

  • Yanan elektirik sobasını koltuğun üzerine dik bir biçimde koyup, çıkan kokuyu önce ayak parmaklarının arasını temizleyen kardeşin temizlediği organın kokusu sanıp, sonra da kokunun çok güzel olduğuna kanaat edip, "lan ne sürdün sen ne güzel koktu öyle" dedikten sonra çıkan dumanı takip edip, koltuktaki kara deliğe ulaşan benim. Elindeki suyu koltuğa döken anneme de "Aman canım cana geleceğine mala gelsin" diyen MAL da benim. Benden ötürü oldu işte!

  • Zaten sabah sabah 3 saat uykuyla devlet hastanesine gidip tenar'la sıra beklemişim onca saat. Arabayı hastanenin önüne park ettik biz. Sonra hastanenin güvenliği geldi "orası ambulansların yeri park yerine çekin arabayı" didi. Ben de "park yerinde yer mi var ki" didim. O da "bulacaksınız artık" didi. Göte bak. Yoksa nasıl bulayım. Neyse işte izin verdi park ettik yarım saat sonra çıkıcaz yalanıyla. Nereye çıkıyosun göt. Bi sıra var afrikada ekmek sırası bekleyen zenciler gibi birbirimize dayandık elalemin herifleriyle. Bi tane göt de randevu kartını okuyan cihaza hallendi. Sürekli randevu kağıdını okutuyo alete. Bunu yaparken de acayip zevk alıyo. Sonra bi kadın geldi kartı okutmaya çalıştı makineye. Olmadı. Sonra kadın gidince bu adam yine okuttu kağıdını. Benim göt arkadaşım tenar da ekranda "fehminaz" ismini görünce, "aa kadının kartını geç de olsa okudu" dedi. Ama kadın gitmişti. Kadın geri geldiğinde kartı yine okutmaya çalıştı. Tenar bi götlük daha yaparak, "sizin kartı okudu makine siz gidince. Ekranda fehminaz yazdı" didi. Adam da ordan "benim adım fehminaz" dedi. Göt olduk. Fehminaz diye erkek adı mı olur ya. O nazı kim ekledi lan fehmi! Toplamda bir buçuk dakika süren ayakta muayeneden sonra, laboratuvara indik tahlil için. Bi kuyruk da orda var. Bi hatuna sorduk bu laboratuvar kuyruğu mu diye. Yok tüp kuyruğu dedi. O kuyruğu bekliycen aldığın tüpe işeyip, bir de tüpü vermek için kuyruğa giricen. E tabi sonuçları almak için de bi kuyruk. Sonuçları doktora götürmek için de bi kuyruk. Kuyruğunuza tüküreyim götler! O tüpler girsin bi tarafınıza. Ben dedim tenar'a böbreeme yumruk at da acile girelim diye de, acır diye vazcaydık. Neyse işte çıktık hastaneden. Baktık arabanın arkasına başka bi araba park etmiş. Tenar kuyruğun acısıyla güvenliğe çemkirdi. "hani ambulansların yeriydi" deyu. Adam da "siz park edince diğerlerini durduramadık" didi. Haklı adam. Göt olan biziz. Neyse işte anons falan, çektiler arabayı da sağ salim çıktık hastaneden. Bu da böyle bi anımdır işte. Zor mu geldi okumak lan! Size edebiyat ırmağında tatlı su vadetmedim ki! Gelmeyin üstüme!

  • Bir de hastaneden çıkınca acıktım haliyle. Acıkmak için hastaneden çıkmama gerek yok gerçi.Her daim açım ben. İşte bi pastaneye gittik tenar'la. Menüde neye iştahım kabardıysa adam yok dedi. Çok pis sinirlendim. Aç kalınca daha da sinirleniyorum. Sonra son kalan yarım porsiyon kol böreğini istedim. Yedim ama azcık midemi bastırdı, doymadım. Bir de üstüne pasta isteyeyim dedim. Adam pasta yok dedi. Pastanede pasta yok. Kebap istesem getirir misin göt! En sonunda var olan iki tatlıdan birini istedim. Tadı da berbattı ama aç olunca yedim. Tam manasıyla doymadığım için homurdanarak çıktım pastaneden. Neyse ki eve gelince yedim bir şeyler.

  • Hayvan gibi uyumuşum ben lan. Hastanenin yorgunluğuna, doymamış midemin isyanı eklenince eve gelir gelmez yatağa girdim. Anneme beni uyandır dersim var dedim ama tenar arayıp ders iptal deyince uyandırmamış. Bi uyandım akşam saat 8. Yine acıkmışım. Yemek yedim. Midemde şehir inşa ediyorum. Bir süre sıçmazsam olacak bu iş. Evet.

16 Mart 2010 Salı

Geniş ya da dar...

Götlük mutlu olma isteğinden vazgeçememek kadar mutsuz olma isteğinden de vazgeçememektir.

Aşık olmaktan vazgeçememek kadar aşık olmamakdan da vazgeçememektir. Genişliğinden mi darlığından mı olamadığını kendisi de bilmez aşık olmak ister, bunun her türlüsünü yaşamak ister. Ömrü boyunca sadece bir kişiye aşık olmuş destansı aşık olmak da caziptir, aşkın kendisine aşık olmuş ve farklı bireylerde her türlüsünü tatmış, gerektiğinde sevgilisini aşk için terkedebilen kişi olmak da...

Aşk mutluluğunun da herşey kadar geçici olduğunu düşündüğünden zahmet etmek istemez, acısının ise kalıcılığını bildiğinden cesaret etmez. Kolay mı uğruna daha varsayımken yokettiğin düşünceleri, ihtimalken harcadığın fırsatları, sağlamlığı onaylanmış eskiliğin güvenini barındıran huzurunu, yollarını öğrenmen gereken yeniyle değişmek.

Öte yandan aşık olunca aşk için ölmeli demek ister ama diyemeyeceğini bilir çünkü yaşanmamış türler keşfedilmek için onu beklemektedir.

"Aşka istidadın olsun dilrubadan çok ne var" demek de ister ama bunun da aşkın doğasına halel getirdiğini bilmektedir.

Bu kadar çok hesabın içinde, bu kadar herşeyi bilinçli yapıyorken kendini kaybedemeyeceğini de çok derinden hissetmektir götlük. Ben karaktersiz miyim diye diye yorulurken bu hali karakter olarak kabullenmekten başka çaresi olmadığını yavaş öğrenmektir. Bu hesaplama bitsin artık demektir ama hesapsızları da küçük görmektir.

Bir kaç ihtimalden vazgeçmemek için bütün ihtimallerden vazgeçmektir.

12 Mart 2010 Cuma

Götlüğü ertelemenin dayanılmaz hafifliği

Bugün bir kaç saatliğine götlüğümü erteledim. Bu kısa zaman diliminde, bünyemde oluşan rahatlama hissini tahayyül edecek cümle bulamıyorum şu anda. Mutluyum, huzurluyum. Malum olduğu üzere götlüğün esaslarından olan "erteleme hastalığı" tüm eylemler için geçerli olabiliyor. Yapılması zorunlu olan dersler de, bitmesi gereken zamana bir kaç saat kala yapılıyor. Haliyle bünyede oluşan stresten dolayı o bir kaç saatte yapılan dersten de hayır gelmiyor. Bunun sonucunda, yediğiniz azar ve eleştirilere karşı, "evet ben götüm tamam mı" cümlesiyle yanıt veriyorsunuz. Bir nevi götlüğü kabullenerek durumdan sıyrılma çabası. İşte bugün bu gidişata bir dur demek istedim ve 3 saat boyunca ders çalıştım. Bir götten beklenmeyecek azim ve kararlılıkla yaptım bunu. Ancak götlük mertebesine erişmek kolay olmadığı gibi, götlüğün olmazsa olmazlarından arınmak da mümkün olmuyor. Bugün kendimi cezalandırma adı altında yerine getirdiğim sorumluluklardan dolayı, yarın eylemlerimi erteleyerek kendimi ödüllendirebilirim.

Ancak şunu unutmayın ki, bir göt asla götlüğünden memnun değildir. Bilakis götlükten arınmak için göt olduğunu kabullenir. Bir başka götlükten arınma aktivitesinde buluşmak dileğiyle. Götlerle kalın...

11 Mart 2010 Perşembe

Bu sadece başlangıç

Ey göt adayı

Evet sana sesleniyorum. Bil ki eğer bir götlükle bilinçli ya da bilinçsiz bir alakan varsa bu kelimenin bu kadar çok kullanılmasından rahatsız olsan da sen de kullanacaksın ve bu kelime kadar yerini dolduran bir tabir bulamayacağını anlayacaksın.

Çünkü götlük öyle bir müessesedir ki, bir laf bile sadece laf olamaz senin için. Duruma göre bazan ettiğin laftan utanırsın bazan da farklı oldum diye zevk alırsın. Ve bu kadar etkilenebilen olduğun için de kendini hakir görür , aşağılarsın. Ama zaten bir götün yere yakın olanı her daim çekingenlikle karışık saygı görürken, yüksek olanın rağbet görmekle birlikte ciddiye alındığı tek nokta çekiciliği olmuştur. Bu sebepten kendini ciddiye alınacak seviyeye ininceye dek aşağılamalısın.

Çünkü anlamalısın ki bugün bir göt olduysan bunun en büyük sebebi seni gereksiz yere yüceltenlerdir. Sana istediğinde herşeyi yapabileceğini zannettirenler, bulunduğun yere layık olmadığını düşündürenler, seni teşvik ettiklerini sanarken aslında sadece sen birşeyler başardığında ben farketmiştim demenin dayanılmaz tatminini yaşamak peşindedir. O kadar kötü olmayanlar ise pozitif düşünceciler ve kişisel gelişimciler tarafından kafaları tecavüze uğramış, etrafındaki herkese öğüt vererek yaşama enerjisi toplayan masum insanlardır, onların üstüne çok gitme çünkü bu amacı önlerinden kaldırdığında yıkıma uğrarlar ve vicdan azabı bir götün kaldıramayacağı kadar büyük bir yüktür.

Sadece onların zehirli iyiliksever kucağından kendini kurtarmadığın müddetçe benliğinin ihtiyacı olanı bulamayacağını bilmelisin. Kendini kandırma süren ne kadar uzun olursa düşüşün de o kadar sert olacaktır.

Derin bir nefes al ve boş tavana bakarak kendine tekrarla: " Ben bir götüm ve bunu sürdürmek için hiçbirşey yapmak zorunda değilim...."

İhtimalim geldi

İnsan hayatı ihtimallerle doludur gibi bir cümleyle yazıma başlayıp tespit yeteneğimi ispatlamak istedim. Ama "bi git lan götlük yapma" gibi yorumların gelme ihtimaline karşı bu fikrimden vazgeçtim. Lakin götlük yapma ihtimalim daha sevimli göründüğü için yine de yazıma bu cümleyle başladım. Evet sevgili dostlar. İnsan hayatı ihtimallerle doludur. Hatta ihtimallerle şekillenir, ihtimallerle değişir ve yine ihtimallerle son bulur. Ölümünüz ve ölüm şekliniz bile ihtimaller dahilindedir. İnsan hayatıyla ilgili kesin yargıda bulunan götleri burdan selamlıyorum. O götler ki en azından benden daha net fikirlere sahip oldukları için benim gibi bir göt tarafından kınanmakla birlikte kıskanılmaktalar. Ne anlatmaya çalıştığımı anlamamış olmanız sizin göt beyinli olmanızdan kaynaklanmıyor elbette. Benim anlatmak istediğimi kısa ve net cümlelerle anlatamıyor oluşumdan kaynaklanıyor. Çünkü ben karaktersiz bir götüm! Söylemeye çalıştığım şu ki; bazı götler vardır. Şuna benzer cümleler kurarlar; "Bardağın dolu tarafını gören insan pozitif insandır" , "yaşanılan kötü tecrübeler karakterin oluşmasına en büyük etkendir" Bak şimdi allasen bi bak. Göt değil mi bunları söyleyenler? Bi cümle söyledi ve çekildi. Bu cümleyi okuyan insanlar da bu cümle karşısında "vay be doğru hakikaten" deyip göt olarak yaşama kararı alacaklar. Neden bunu yapıyorsunuz karakter sahibi götler? Yapmayın bunu. Bırakın insanlar kendi tespitlerini kendileri yapsınlar.

Konu dağıldı. Ben başka bir şey anlatacaktım. İhtimaller diyordum. Hatta ihtimallerle ilgili bir tespitte bulunup götlüğümü pekiştiriyordum. Bakın şimdi götlük konusunda ihtisas yapacağım. İnsanlar üç kısıma ayrılır;

1-İhtimallerle yaşayanlar.
2-İhtimallerin farkında olup umursamayanlar.
3-İhtimallerin farkında olmayanlar.

Ben 1. seçeneğin hakkını fazlasıyla veren, zaman ilerledikçe ihtimallerini pekiştiren göt mertebesine yükselmiş bir insanım. Diğer iki seçenekte olan insan çeşitlerini zamanla sizlere tanıtacağım.

Birinci seçenekteki ihtimallerle yaşayan insanlar, paranoyak olma eğilimi gösterebilen karakteri oturmamış, hayal dünyasından sıyrılamamış insanlardır. Özetle karaktersiz göt sınıfına dahildirler. Sıradan bir eylemi olağanüstü bir eylem gibi görebilme özelliklerine sıçayım. Zira bu özellik sayesinde sıradan olan hiç bir eylemi tamamlayamazlar. Örneğin herhangi bir alana ilgi duyduklarında, bu alanla ilgili eğitim almak isterler. Buraya kadar her şey normaldir. Ancak eğitime başlamadan önce tüm ihtimalleri düşündükleri için, eğitim sırasında gösterdikleri performansın istedikleri kıvamda olmadığını gördükleri vakit, eğitimi yarım bırakırlar.

Resim sanatına ilgi duyan karaktersiz göt, eğitime başlamadan önce şu ihtimalleri düşünmüştür.

İhtimal 1-Zaten yetenekliyim. Kursa gittiğimde bu yeteneğim fark edilecek. Bakarsın resmim yarışmalara katılır ve tabiki birincilik ödülünü alır. Sadece ödül verecek halleri yok. Verdikleri parayla bir atolye açarım. Öğrencilerim falan olur. Sergimi nerde açsam acaba? Tüyap kitap fuarının bir kısmında resimler neyim vardı. Ben de orda yer kaparım lan.Süperim ben. Evet.

Gördüğünüz gibi götün önde gideni daha ortada bi bok yokken egosunu şişirmiş durumda.

İhtimal 2- Ya şimdi malzeme falan almak lazım. Nerden alsam ki. Olum var ya bir de malzeme aldığım yerde dünyanın en muhteşem adamıyla karşılaşıyormuşum. Ama ben sakar bi göt olduğumdan kesin adamın üzerine yağlı boya dökerim. Aşkımız başlamadan biter. Ama arkadan yelloz nişanlısı elinde ıslak mendille koşup "hayatııaamm ne olduuu" derse bir de onun üstüne dökerim boyaları. Ama sakar bi göt olarak değil, kıskanç bi göt olarak dökerim. Yaparım bilesiniz! Yelloza bak konuşmayı bilmiyor fıstık gibi adamı kapmış.

Bu ihtimale yorum yapmak istemiyorum. Götüm ben göt.

İhtimal 3- O değil de hacı şimdi yeni insanlarla tanışıcam. Her konuda yetenekli olduğumdan, bendeki yöneticilik vasfını anlamış bir işadamının karısı da gelirse kursa. Ne güzel olur lan. "Eşim sanata çok ilgili. Bu yüzden, onu mutlu etmek için geliyorum ben de kursa. Ama yetenekli değilim ne yazık ki. Sahi sen çok yeteneklisin. Hem yöneticilik ruhu var sende. Bak ne diyorum. Eşimle uzun zamandır düşündüğümüz bir proje var. Gel sen bu işin başına geç" derse var ya öperim alnından ablanın. Zaten beni seçmiycek de kimi seçicek. Hem resmimi yaparım hem daha ne olduğunu bilmediğim projenin başında bulunurum. Ballıyım ben, hem de çok.


Bir de tüm bu ihtimallerin yanısıra yeni kararlar da alınır. Bundan sonra erkenden kalkıcam. Bundan sonra işlerimi son ana bırakmıycam. Bundan sonra sorumluluk sahibi bir insan olarak yaşıycam. Bok yaşarsın. Sen sorumluluk sahibi bi göt olursun ancak. Yerine getirebildiğin tek sorumluluk ise kapıya dayanmış boku tuvaletle buluşturmak olur ancak.

Bunun gibi bir çok ihtimal ve kararla heves edilen alana adım atılır. İlk günün heyecanını atlattıktan sonraki gün ihtimallerin hiçbirinin gerçekleşmediğine şahit olan göt, hevesini yavaş yavaş öldürmeye başlar. Ama ani bir ölüm değildir bu. Türlü işkencelere maruz kalır bünye. Her sabah yeni bir kararla hayata başlanır, Karar ertelenir. Son ana bırakılır. Ve çok değil bir kaç ay sonra heves de unutulur.

Sorumluluk fani, götlük baki kalır!

10 Mart 2010 Çarşamba

Karaktersiz bir götüm ben!

Evet yanlış okumadınız pek sayın blog ahalisi. Ben karaktersiz bir götüm ve bir göte yakışmasa da quare mahlasını seçmiş bulunmaktayım. Bana istediğiniz gibi hitap etme özgürlüğüne sahipsiniz. Lan göt derseniz, gücenmem. Gerçekten gücenmem. Ama quare deseniz de götlüğümden taviz vermem. Diğer göt arkadaşım tenar ile birbirimizin götlüklerini konuştuğumuz bir anda "göt insanların da bloğu olmalı" düşüncesinden yola çıkarak bu skimsonik bloğu açtık. İçeriği ile ilgili sizleri bilgilendirmek isterdim. Ama bi götten içeriği önceden düşünmüş olmasını beklemeniz, sizin de göt olduğunuzun kanıtıdır. Dileğim odur ki, götünüzün el verdiği ölçüde anlayış gösterin götlüğümüze. Göt kelimesini bu kadar sık kullanmamın nedenini merak ettiniz değil mi? Ettiniz evet. Götlük yapmayın ve merak ettik deyin.

Efenim biz iki arkadaş, ergenliğimizden kurtulamamış iki yabani canlıyız. Başladığımız hiçbir işi tamamlayamıyor oluşumuzun yanı sıra, bu işlere harcanması gereken enerjiyi, işleri neden yapmadığımızı açıklayacak bahanelere harcamaktayız. Sizce bu bile göt olduğumuzu kanıtlamıyor mu? Elbette göt sıfatını kabullenmemizin tek nedeni bu değil. Şüphesiz ki ilerleyen zamanda göt olmanın sırrını uzun uzun yazacağım. Kendime edeceğim, sonuna kadar hakettiğim hakaretlerin beni bu halimden arındırmasını diliyorum.

Ayrıca götlerinizden özür diliyorum. O götler ki bir amaçları var. Bir götün yokluğu insan vücudunu yok edebilecekken, benim gibi bi götün yokluğu hissedilmeyecektir. Erteleme hastalığından müzdarip biri olarak götüme olmadık işkenceler yapmaktayım. Zira sıçmayı bile ertelemekteyim. Hemoroid adayı götümden de özür diliyorum.

İşte böyle. Pıtırcık blog ailenize bir götü dahil ederseniz, en göt halimle gülümseyeceğim sizlere. Unutmayın ki; her insan bir göt adayıdır!